Fransızca içindeki tête ne anlama geliyor?
Fransızca'deki tête kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte tête'ün Fransızca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Fransızca içindeki tête kelimesi meme emmek, meme emmek, emmek, emmek, emerek çıkarmak, emmek, meme emmek, yavaş yavaş içmek, yudumlamak, kafa, baş, kafa, beyin, (şirket) liderlik/yöneticilik, akıl, baş, zeka, (futbolda) kafa vuruşu, kafatasının üst yüzü, akıl, kişi, üst sıra, baş, kafa, baş, silindir başı, hayvan, baş, en üst sıra, bir numara, kafa, baş, yüz, surat, kafa, baş, kelle, görünüm, görünüş, kafa, taç, akıl sağlığı, ruh sağlığı, ruh, kişi başına, adam başına anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
tête kelimesinin anlamı
meme emmekverbe intransitif (animal) (hayvan yavrusu) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Les porcelets tètent depuis environ dix minutes. |
meme emmekverbe intransitif (bébé) (bebek) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) La jeune maman avait du mal à faire téter son bébé. |
emmek(un bonbon,...) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Il suça le bonbon pendant un bon moment. ⓘCette phrase n'est pas une traduction de la phrase originale. Şekeri uzun süre ağzında emdi. |
emmek(son pouce) (parmak) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Les bébés sucent souvent leur pouce. |
emerek çıkarmakverbe transitif (allaitement) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Le bébé tète le biberon avec avidité. |
emmek, meme emmekverbe transitif (nourrisson) (bebek) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Le bébé tétait chaque sein pendant vingt minutes. |
yavaş yavaş içmek, yudumlamak(figuré : boire lentement) (mecazlı) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Il a siroté (or: a tété) sa bière pendant deux heures. |
kafa, başnom féminin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le cou relie la tête au corps. Boyun kafayı vücuda bağlar. |
kafa, beyin(mecazlı, argo) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Ces problèmes ne sont pas si durs : sers-toi de ta tête ! |
(şirket) liderlik/yöneticilik(figuré) (mecazlı) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
akıl(santé mentale) (akıl/ruh sağlığı) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Il a dû perdre la tête. Aklını yitirmiş olmalı! |
başnom féminin (d'ail) (sarımsak, vb.) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) L’ail est une plante qui pousse en tête. |
zeka(intelligence) (mecazlı) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Il n'a pas grand-chose dans la tête. |
(futbolda) kafa vuruşu(Football) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le footballeur a marqué un but de la tête. |
kafatasının üst yüzü(personne) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
akıl(mecazlı) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Utilise ta tête ! Tu peux trouver un moyen créatif de le faire. |
kişi(familier) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Il faut payer cinq dollars par tête pour entrer dans cette discothèque. |
üst sıra
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Il était en tête de sa classe à Harvard. |
başnom féminin (sivilce, vb.) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Il a percé la cloque en donnant un coup d'aiguille dans la tête. |
kafanom féminin (de lecture) (teyp, vb.) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le son du lecteur de cassettes était mauvais parce que la tête était sale. |
başnom féminin (alet) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La tête du marteau est en métal renforcé afin qu'il ne se déforme pas. |
silindir başınom féminin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La tête du cylindre est un des éléments essentiels d'un moteur de combustion interne. |
hayvannom féminin (élevage) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) L'agriculteur a vendu ses bêtes pour cinquante dollars par tête. |
başnom féminin (marul, vb.) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Cette nouvelle laitue a une tête aux feuilles bien serrées. |
en üst sıranom féminin (compétition) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Joe est à la tête des marqueurs de la ligue. |
bir numaranom féminin (classement) (müzik listesi) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le nouveau titre du chanteur est en tête des classements. |
kafa, başnom féminin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
yüz, suratnom féminin (d'animal) (hayvan) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le chat avait une tête noire et blanche. |
kafa, baş
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
kelle(familier) (argo) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Mais il a rien dans la caboche ou quoi ?! |
görünüm, görünüş(apparence, mine) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La barbe de Larry lui donnait un air de bûcheron. |
kafa(figuré, familier) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Je ne veux pas le faire ; tu peux te mettre ça dans le crâne ? |
taç(Anatomie) (tıp) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
akıl sağlığı, ruh sağlığı(santé mentale) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Il a perdu la raison à l'âge de trente ans et a été admis dans un hôpital psychiatrique. |
ruh
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) En vieillissant, l'esprit désire encore, mais le corps ne suit plus. |
kişi başına, adam başına
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Le déjeuner va coûter cinquante dollars le plat. |
Fransızca öğrenelim
Artık tête'ün Fransızca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Fransızca içinde arayabilirsiniz.
tête ile ilgili kelimeler
Fransızca sözcükleri güncellendi
Fransızca hakkında bilginiz var mı
Fransızca (le français) bir Roman dilidir. İtalyanca, Portekizce ve İspanyolca gibi, bir zamanlar Roma İmparatorluğu'nda kullanılan popüler Latince'den gelir. Fransızca konuşan bir kişi veya ülke "Francophone" olarak adlandırılabilir. Fransızca 29 ülkede resmi dildir. Fransızca, Avrupa Birliği'nde en çok konuşulan dördüncü ana dildir. Fransızca, İngilizce ve Almanca'dan sonra AB'de üçüncü sırada yer alır ve İngilizce'den sonra en yaygın olarak öğretilen ikinci dildir. Dünyanın Fransızca konuşan nüfusunun çoğunluğu, birinci veya ikinci dil olarak Fransızca konuşabilen 34 ülke ve bölgeden yaklaşık 141 milyon Afrikalı ile Afrika'da yaşıyor. Fransızca, Kanada'da İngilizce'den sonra en çok konuşulan ikinci dildir ve her ikisi de federal düzeyde resmi dildir. 9,5 milyon kişinin veya %29'unun birinci dili ve 2,07 milyon kişinin veya tüm Kanada nüfusunun %6'sının ikinci dilidir. Diğer kıtaların aksine, Fransızcanın Asya'da popülaritesi yoktur. Şu anda, Asya'daki hiçbir ülke Fransızca'yı resmi dil olarak tanımıyor.