Rusça içindeki Энгельс ne anlama geliyor?

Rusça'deki Энгельс kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte Энгельс'ün Rusça'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Rusça içindeki Энгельс kelimesi İngiliz, İngilizce, Ingiliz, Ingilizce, ingilizce anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

Энгельс kelimesinin anlamı

İngiliz

İngilizce

Ingiliz

Ingilizce

ingilizce

Daha fazla örneğe bakın

Русские революционеры были, как и много лет до этого, в числе близких и чтимых Энгельсом людей.
Rus devrimcileri, yıllar önce olduğu gibi bugün de Engels’e yakın ve onun saygı duyduğu insanlardı.
Эта проблема также является известной проблемой, давно поставленной Марксом и Энгельсом.
Bu da, Marx ve Engelsin uzun zamandan beri ortaya attýðý iyi bilinen bir sorundur.
Именно поэтому в своем тексте Энгельс в конце концов сводит свои претензии до минимума.
Nihayet, bu nedenle Engels kendi m etninde iddialarını neredeyse hiçe indirger.
Маркс и Энгельс писали в «Коммунистическом манифесте»: «Пролетариям нечего терять, кроме своих цепей.
Marx ve Engels Komünist Manifesto'da şöyle yazarlar: “Emekçilerin zincirlerinden başka kaybedecek hiçbir şeyleri yoktur.
Как-то вечером Энгельс зажег свечи на камине и долго вглядывался в запечатленные на портрете черты Маркса.
Engels şömine başındaki mumları yaktı ve M arx’ın portre sine uzun uzun baktı.
— Да, старый дружище, — говорил ему Энгельс, — ты единственный немецкий революционный генерал, которого мы имеем.
“Evet ihtiyar dostum,” diyordu ona Engels, “sen elimizde kalan tek devrimci Alman generalsin.”
Но он совершенно неправ, и он расходится здесь с такими марксистами, как Энгельс, Ленин.
Ancak tamamen aldanmaktadýr, ve bu konuda Engels ve Lenin gibi marksistlerle çatýþmaktadýr.
На противоположной стороне лестничной клетки была спальня Энгельса.
Merdiven boşluğunun karşı tarafında ise Engels’in yatak odası vardı.
Но Маркс и Энгельс жили в эпоху восходящего капитализма, когда капитализм развивался более или менее равномерно.
Fakat Marx ve Engels, · kapitalizmin atılım döneminde yaşıyorlardı.
Энгельс в последние месяцы жизни с еще большей ясностью чувствовал возле себя Маркса.
Ve Engels, yaşamının son aylarında M arx’i giderek daha çok yanında hissediyordu.
Энгельс нескоро закончил писать ответы на множество поздравительных писем от различных партий, газет и отдельных лиц.
Engels çeşitli gazeteler, partiler ve kişiler den aldığı kutlama mektuplarını yanıtlamayı kısa sürede bitire medi.
Маркс незадолго до смерти сказал Тусси, что Энгельс должен из этой рукописи что-нибудь сделать.
M arx ölmeden önce, Tussy’ye, ‘Engels bunun üzerinde çalışmalı’ demişti.”
Во всех социалистических газетах писали в этот день об Энгельсе.
O gün tüm sosyalist gazetelerde, Engels’e ilişkin yazılar var dı.
Кто после Маркса и Энгельса предпринял действительную попытку продолжить ее исследование?
Marx ve Lenin’den bu yana keşfe gerçekten kim kalkıştı ya da devam etti?
По мнению Энгельса, все происходящее на съезде должно было предаваться в целях пропаганды широкой огласке.
Engels’e göre, kongrede olan her şey propaganda açısından önemliydi ve geniş kitlelere aktarılmalıydı.
Следующий конгресс II Интернационала намечено было созвать в 1893 году Энгельс намеревался сам побывать на нем.
İkinci Enternasyonalin bir sonraki kongresinin 1893’te İs viçre’de düzenlenmesi kararı alındı.
На этот вопрос формула Энгельса не дает ответа.
Engelsin formülü bu soruya yanýt vermemektedir.
Зорге был на восемь лет моложе Энгельса, но выглядел значительно старше.
Sorge, Engels’ten sekiz yaş küçüktü ama çok daha yaşlı görünüyordu.
Энгельс не опускал глаз ни перед какой опасностью, встречал ее с улыбкой, грустью.
Engels hiçbir tehlike karşısında gözünü bile kırpmamış, bu tehlikeleri gülerek karşılamıştı.
Для Энгельса в толпе есть нечто ошеломляюющее.
Engels’in gözünde kalabalığın umarsız bir yanı vardır.
Никто из марксистов, от Маркса и Энгельса до Ленина и Троцкого, никогда не мечтал о чем-либо ином.
Marx ve Engels'ten Lenin ve Troçki'ye kadar hiçbir Marksist bundan başka bir şey hayal etmedi.
Энгельс вслед за Морганом полагает, что американский род есть первичная форма, а греко-романская форма - производная и вторичная.
Engels, Morgan'ı takiben Amerikan " Gens " lerinin el değmemiş " Gens " tipi olduğunu oysa ki; Greko-Romen tipinin sonradan türetilmiş olduğunu düşünür.
Энгельс в своем “Анти-Дюринге” говорил, что после победы социалистической революции государство должно отмереть.
Engels, Anti-Dühringde, sosyalist devrimin zaferinden sonra devletin çözülmesi gerektiðini söylemiþtir.
Энгельс засмеялся и остановил Русанова резким жестом.
Engels güldü ve Rusanov’u sert bir jestle durdurdu.
А почему Энгельс и Маркс « <еще не> могли» критиковать Штирнера?
"Peki, neden Marx ve Engels ""henüz"" Stirner'i eleştiremediler?"

Rusça öğrenelim

Artık Энгельс'ün Rusça içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Rusça içinde arayabilirsiniz.

Rusça hakkında bilginiz var mı

Rusça, Doğu Avrupa'nın Rus halkına özgü bir Doğu Slav dilidir. Rusya, Beyaz Rusya, Kazakistan, Kırgızistan'da resmi bir dildir ve Baltık ülkeleri, Kafkaslar ve Orta Asya'da yaygın olarak konuşulmaktadır. Rusça, Sırpça, Bulgarca, Beyaz Rusça, Slovakça, Lehçe ve Hint-Avrupa dil ailesinin Slav kolundan türetilen diğer dillere benzer kelimelere sahiptir. Rusça, Avrupa'daki en büyük ana dil ve Avrasya'daki en yaygın coğrafi dildir. Dünya çapında toplam 258 milyondan fazla konuşmacı ile en çok konuşulan Slav dilidir. Rusça, ana dili konuşanların sayısına göre dünyada en çok konuşulan yedinci dil ve toplam konuşmacılar tarafından dünyanın en çok konuşulan sekizinci dilidir. Bu dil, Birleşmiş Milletler'in altı resmi dilinden biridir. Rusça ayrıca internette İngilizce'den sonra en popüler ikinci dildir.