İzlandaca içindeki til dæmis ne anlama geliyor?

İzlandaca'deki til dæmis kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte til dæmis'ün İzlandaca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

İzlandaca içindeki til dæmis kelimesi örneğin, meselâ, söz gelimi anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

til dæmis kelimesinin anlamı

örneğin

noun

Hann var til dæmis vel að sér í lögum og notaði lagamál og lagalegar fyrirmyndir af mikilli leikni.
Örneğin, kendisi hukuktan anlıyordu, hukuk dilini ve örnek davaları etkileyici bir şekilde kullanıyordu.

meselâ

noun

Mörg þýsk fyrirtæki, til dæmis, eru sannfærð um að þau séu virkilega að framleiða hágæða vöru á góðu verði, svo þau eru mjög samkeppnishæf.
Alman şirketlerinin çoğu, meselâ, gerçekten iyi bir fiyata yüksel kaliteli bir ürün ürettiklerine yani çok rekabetçi olduklarına inanıyorlardı.

söz gelimi

adverb

Daha fazla örneğe bakın

Náttúrulögmálin takmarka frelsi allra manna. Til dæmis er ekki hægt að hunsa þyngdarlögmálið sér að meinalausu.
Herkesin özgürlüğü, görmezden gelinmesi olumsuz sonuçlar doğuran yerçekimi yasası gibi fiziksel yasalarla kısıtlanmış durumdadır.
Kristinn maður getur til dæmis verið skapbráður eða viðkvæmur og auðmóðgaður.
Örneğin, İsa’nın bir takipçisi, sıcakkanlı veya hassas ve kolay gücenen biri olabilir.
Þú gætir til dæmis sagt: „Margir nú til dags telja munnmök ekki vera kynlíf.
Örneğin, “Bugün birçok insan oral seksin gerçek seks sayılmadığını düşünüyor.
Veltu til dæmis fyrir þér hvers vegna myndin á fyrstu blaðsíðu námsgreinarinnar varð fyrir valinu.
İnceleme makalelerinin başındaki resimlerin neden seçildiğini anlamaya çalışın.
Til dæmis ertu hörmulegur bílstjóri, sem er furðulegt hjá strák sem á sex bíla
Öncelikle berbat bir şoförsün...... ve altı arabalı biri için bu tuhaf bir şey
Í Biblíunni er til dæmis ekki útskýrt nákvæmlega hvar örkin tók niðri þegar flóðvatnið sjatnaði.
Örneğin Kutsal Kitap Tufan suları çekildikten sonra geminin nereye oturduğunu kesin olarak söylemez.
Til dæmis má nefna framfarir sem orðið hafa í læknavísindum.
Örneğin tıptaki gelişmeler.
Hvað veldur því til dæmis að ákveðin gen í fósturfrumunum gefa þeim skipun um að sérhæfast?
Örneğin, hücrelerimizdeki belirli genlerin, vücudumuzun farklı organlarını oluşturmak üzere farklılaşmasını sağlayan nedir?
Á Ítalíu einni eru til dæmis meira en 800 djöfladũrkendahķpar.
Örneğin; sadece İtalya'da 800'den fazla Şeytan Tarikatları vardı.
Búum við okkur til dæmis vel undir vikulegt Varðturnsnám safnaðarins í þeim tilgangi að taka þátt í því?
Örneğin haftalık Gözcü Kulesi Tetkikine katılmak amacıyla dikkatle hazırlık yapıyor muyuz?
Íþróttir, tónlist og dans gegna til dæmis stóru hlutverki í skemmtanalífi þessa heims.
Örneğin, spor, müzik ve dans gibi şeyler dünyanın eğlenceleri arasında önemli bir yer tutmaktadır.
Farísearnir eru til dæmis dómharðir og margir líkja trúlega eftir þeim.
Örneğin, Ferisiler başkalarına acımasızca hükmetmeye eğilimliydi ve büyük olasılıkla birçok kişi de onları örnek alıyordu.
Til dæmis er farið fram á það við suma starfsmenn að þeir blekki viðskiptavinina.
Örneğin, bazı işçilerden müşterileri aldatmaları istenmektedir.
Hugarfar Jobs var til dæmis gott á heildina litið.
Örneğin Eyub, genel olarak iyi bir tutuma sahipti.
Til dæmis var sagt í Varðturninum í mars 1883:
Örneğin, Mart 1883 tarihli Watch Tower mecmuasında şunlar belirtilmişti:
(Hebreabréfið 11:1–12:2) Rifjaðu til dæmis upp fyrir þér lokavitnisburð hans fyrir Pontíusi Pílatusi.
(İbraniler 11:1–12:2) Örneğin, onun Pontius Pilatus önünde yaptığı son savunmayı hatırlayın.
Til dæmis " saltkjöt og baunir ".
" Etli fasulye " olsun mu?
Daníel var til dæmis settur í hátt embætti í Babýlon í stjórnartíð Meda og Persa.
Örneğin, Daniel, Med ve Pers yönetimi sırasında Babil’de yüksek bir göreve atandı.
Vanþóknun Jehóva á Ísrael kemur til dæmis margoft fram í Amosi 4:6-11.
Örneğin, Amos 4:6-11 ayetleri Yehova’nın, İsraillilerden hoşnut olmadığını tekrar tekrar gösteriyor.
Það voru til dæmis til konur sem höfðu kynmök við marga menn.
Örneğin birçok erkekle cinsel ilişkiye girmiş kadınlar vardı.
Til dæmis hafa aðeins frá 1914 fallið um hundrað milljónir manna í hinum ýmsum styrjöldum!
Örneğin, yalnız 1914’ten beri birçok savaşta yüz milyon insan öldürüldü!
Hann lagar sig til dæmis að aðstæðum.
Bir kere, durumlara uyum sağlayabilir.
Það gerðist til dæmis þegar margar þjóðir komu til hjálpar fórnarlömbum jarðskjálftanna í Sovétlýðveldinu Armeníu síðla árs 1988.
Örneğin, böyle yardımlar, büyük depremlere maruz kalan bölgelere her ülke tarafından yapılmaktadır.
Í Kirkju amerískra frumbyggja er til dæmis talað um sandkaktusinn sem „opinberara leyndrar þekkingar“ en hann inniheldur skynvilluefni.
Örneğin günümüzde Amerika Yerlileri Kilisesi üyeleri, insanların halüsinasyon görmesine neden olan peyote adlı bir kaktüsü, “saklı bilgiyi açığa çıkaran şey” olarak tanımlıyorlar.
Til dæmis kemur það í veg fyrir að við stundum siðleysi. (5.
Örneğin, Tanrı’nın hatırlatmalarına uymak, cinsel ahlaksızlık yapmamızı önler.

İzlandaca öğrenelim

Artık til dæmis'ün İzlandaca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İzlandaca içinde arayabilirsiniz.

İzlandaca hakkında bilginiz var mı

İzlandaca bir Cermen dilidir ve İzlanda'nın resmi dilidir. Germen dil grubunun Kuzey Germen şubesine ait bir Hint-Avrupa dilidir. İzlandaca konuşanların çoğunluğu İzlanda'da yaşıyor, yaklaşık 320.000. Danimarka'da 8.000'den fazla yerli İzlandalı konuşmacı yaşıyor. Dil ayrıca Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık 5.000 kişi ve Kanada'da 1.400'den fazla kişi tarafından konuşulmaktadır. İzlanda nüfusunun %97'si İzlandaca'yı ana dili olarak görse de, İzlanda dışındaki topluluklarda, özellikle Kanada'da konuşanların sayısı azalmaktadır.