İzlandaca içindeki þjónn ne anlama geliyor?
İzlandaca'deki þjónn kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte þjónn'ün İzlandaca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
İzlandaca içindeki þjónn kelimesi garson, sunucusu, uşak, sunucu anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
þjónn kelimesinin anlamı
garsonnoun Það er langur tími liðinn síðan ég var þjónn á hóteli. Otelde garson olarak çalıştığım yıllar çok eskilerde kaldı. |
sunucusunoun Þessi IMAP þjónn hefur ekki stuðning við aðgangsstjórnunarlista (ACL Bu IMAP sunucusu erişim kontrol listelerini (ACL) desteklemiyor |
uşaknoun Ég heiti Einar og ég ætla að vera þjónn þegar ég er orðinn stór Benim adım Einar ve ben büyüdüğümde bir uşak olmak istiyorum. |
sunucunoun Þessi IMAP þjónn hefur ekki stuðning við aðgangsstjórnunarlista (ACL Bu IMAP sunucusu erişim kontrol listelerini (ACL) desteklemiyor |
Daha fazla örneğe bakın
,Sá sem mikill vill verða meðal ykkar sé þjónn ykkar‘: (10 mín.) “Aranızda Kim Büyük Olmak İsterse Hizmetçiniz Olmalı”: (10 dk.) |
Einn vottur að þessum viðskiptum er sagður vera þjónn „Tattannú landstjóra handan fljóts“ – sá sami og Tatnaí sem nefndur er í Esrabók í Biblíunni. “Irmak Ötesi valisi Tattannu’nun” hizmetkârının ticari bir işleme tanıklık ettiğinden bahsediyor. Anlaşılan Tattannu Kutsal Yazılardaki Ezra kitabında adı geçen Tattenay’dır. |
Þjónn leitar ekki aðeins til húsbóndans til að fá fæði og skjól heldur þarf hann líka að leita stöðugt til hans til að vita hvað hann vill og fara síðan að óskum hans. Bir hizmetkâr efendisinden temel ihtiyaçlarını karşılamasını bekler. Fakat aynı zamanda, efendisinin isteklerini anlamak ve karşılamak için de gözü daima onda olmalıdır. |
Þjónn er ekki meiri en herra hans. Bir hizmetkâr efendisinden büyük değildir. |
Hann er „helgiþjónn [á grísku leitúrgos, „þjónn í þágu almennings,“ NW] helgidómsins og tjaldbúðarinnar, hinnar sönnu, sem [Jehóva] reisti, en eigi maður.“ O, “makdisin, ve insan tarafından değil, fakat Rab tarafından kurulan hakikî Çadırın hizmetçisi [lei·tour·gosʹ]” durumundadır. |
Ég er þjónn þinn. Ben Senin hizmetçinim. |
8 Gríska orðið, sem þýtt er „þjónn“ í Biblíunni, lýsir manni sem leggur sig allan fram við að þjóna öðrum. 8 Mukaddes Kitapta “hizmetçi” olarak tercüme edilen Yunanca sözcük, başkalarına hizmet etmek için devamlı çaba harcayan kişiyi kasteder. |
Húsbóndinn og þjónn hans EFENDİ VE KÖLESİ |
4 Þjónn Abrahams var bænheyrður þegar Rebekka brynnti úlföldum hans. 4 İbrahim’in hizmetkârının duası Rebeka onun develerine su verince cevaplandı. |
„Hver er sá trúi og hyggni þjónn?“ “Sadık ve Sağgörülü Hizmetkâr Gerçekten Kimdir?” |
[ Enter Capulet, Paris, og þjónn. ] [ Capulet'in, Paris ve Hizmetkar girin. ] |
Þjónn Guðs ætti ekki að líta á bænina sem innihaldslausan trúarsið eða hugsa sér að hún virki eins og verndargripur og auki líkurnar á að manni gangi vel. Bir Hıristiyan duayı sıradan bir alışkanlık olarak görmemeli veya sözümona şans getireceğine inanmamalı. |
Hinn „trúi og hyggni þjónn“ hefur samið ýmis rit sem ætluð eru til kennslu í heimahúsum og það má læra margt af þeim um niðurröðun eftir efni. ‘Sadık ve basiretli köle’ tarafından ev Mukaddes Kitap tetkiklerinde kullanılmak üzere tasarlanan yayınlar incelenerek malzemenin konuya göre düzenlenişine ilişkin pek çok şey öğrenilebilir. |
Biblíunemandi þarf sömuleiðis á formlegra og reglulegra námskeiði að halda til að verða þroskaður þjónn Guðs. — Hebr. Aynı şekilde, Mukaddes Kitabı tetkik eden birinin, Tanrı’nın olgun bir hizmetçisi olarak gelişmesi için daha resmi ve düzenli inceleme yapması gerekir (İbr. |
Láttu það ekki viðgangast að þjónn þinn fái ekki yfirhöfn sína.“ Hizmetkârın çıplakken sessiz kalmamalısın.” |
(b) Hvernig notar hinn „trúi og hyggni þjónn“ tímaritið Varðturninn? (b) “Sadık ve basiretli köle” dergileri nasıl kullanıyor? |
Katherine bætir við: „Ég er svo þakklát fyrir að langþráð ósk mín, að aðstoða einlæga manneskju að gerast þjónn Jehóva, varð að veruleika.“ Katherine şöyle söylüyor: “Uzun zamandır samimi birinin Yehova’ya hizmet etmesine yardım etmek istiyordum; bu isteğim gerçekleştiği için çok mutluyum!” |
Þjónn þinn varðveitir þau kostgæfilega, að halda þau hefir mikil laun í för með sér.“ Kulun da onlarla sakınır. Onları tutmakta büyük karşılık vardır.” |
Hinn trúi og hyggni þjónn hefur þetta skýrt í huga og heldur áfram að taka forystuna í að ávaxta eigur konungsins og er þakklátur fyrir dyggan stuðning hins mikla múgs. Bunu aklında tutan sadık ve basiretli hizmetçi, büyük kalabalığın sadık üyelerinin desteğine minnettar olmakla birlikte, Kralın ticaretiyle ilgilenme işinde önderlik etmeye devam ediyor. |
15 Fámennur hópur duglegra biblíunemenda var skipaður til að vera hinn „trúi og hyggni þjónn“ snemma á síðustu öld, og að stórum hluta fóru samskipti þeirra við ,hjúin‘ fram á ensku. 15 Geçtiğimiz yüzyılın başlarında Kutsal Kitabı gayretle inceleyen küçük bir grup “sadık ve sağgörülü hizmetkâr” olarak tayin edildiğinde, onların ‘evin hizmetkârlarıyla’ iletişim kurduğu başlıca dil İngilizceydi (Mat. |
Núna er nauðsynlegt að halda áfram að innbyrða kjarnmikla andlega fæðu til að varðveita stöðugt hjarta sem vígður þjónn Jehóva. Şimdi de, Yehova’ya kendini vakfetmiş hizmetçiler olarak kararlı bir yüreği koruyabilmek için zengin ruhi gıdadan yararlanmaya devam etmek şarttır. |
Þá tóku þeir sér nafnið vottar Jehóva og öxluðu fúslega þá ábyrgð sem fylgdi því að vera þjónn Guðs á jörð. Yehova’nın Şahitleri adını alıp Tanrı’nın yerdeki kulu veya hizmetçisi olmanın getirdiği sorumlulukları yürekten kabul ettiler. |
Hann sagði: „Þjónn þinn varðveitir þau kostgæfilega, að halda þau hefir mikil laun í för með sér. Kendisi şunları söyledi: “Kulun da onlarla sakınır; onları tutmakta büyük karşılık vardır. |
Við báða þessa þjóna sagði húsbóndinn: „Gott, þú góði og trúi þjónn.“ Efendi bu kölelerin her birine, “aferin, iyi ve sadık hizmetçi” dedi. |
Helaman, sonur Helamans, verður yfirdómari — Gadíanton verður leiðtogi flokks Kiskúmens — Þjónn Helamans drepur Kiskúmen og flokkur Gadíantons flýr út í óbyggðirnar. Helaman’ın oğlu Helaman başhakim olur—Gadiyanton, Kişkumen çetesini yönetir—Helaman’ın hizmetkârı Kişkumen’i öldürür ve Gadiyanton çetesi çöle kaçar. |
İzlandaca öğrenelim
Artık þjónn'ün İzlandaca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İzlandaca içinde arayabilirsiniz.
İzlandaca sözcükleri güncellendi
İzlandaca hakkında bilginiz var mı
İzlandaca bir Cermen dilidir ve İzlanda'nın resmi dilidir. Germen dil grubunun Kuzey Germen şubesine ait bir Hint-Avrupa dilidir. İzlandaca konuşanların çoğunluğu İzlanda'da yaşıyor, yaklaşık 320.000. Danimarka'da 8.000'den fazla yerli İzlandalı konuşmacı yaşıyor. Dil ayrıca Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık 5.000 kişi ve Kanada'da 1.400'den fazla kişi tarafından konuşulmaktadır. İzlanda nüfusunun %97'si İzlandaca'yı ana dili olarak görse de, İzlanda dışındaki topluluklarda, özellikle Kanada'da konuşanların sayısı azalmaktadır.