İzlandaca içindeki skegg ne anlama geliyor?

İzlandaca'deki skegg kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte skegg'ün İzlandaca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

İzlandaca içindeki skegg kelimesi sakal, sakal anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

skegg kelimesinin anlamı

sakal

noun (İnsanlarda yanak ve çene üzerinde büyüyen yüz kılları.)

Ef að heimspekingur er ekki með langt, hvítt skegg, treysti ég honum ekki.
Bir filozofun uzun, beyaz bir sakalı yoksa ben ona güvenmem.

sakal

noun

Ef að heimspekingur er ekki með langt, hvítt skegg, treysti ég honum ekki.
Bir filozofun uzun, beyaz bir sakalı yoksa ben ona güvenmem.

Daha fazla örneğe bakın

Hins vegar „voru forn-Egyptar eina Austurlandaþjóðin sem var mótfallin því að menn bæru skegg“, segir í biblíuorðabókinni Cyclopedia of Biblical, Theological, and Ecclesiastical Literature eftir McClintock og Strong.
Bunun tersine McClintock ve Strong’un yazdığı Cyclopedia of Biblical, Theological, and Ecclesiastical Literature’a göre “Eski Mısırlılar, doğu milletleri arasında sakal uzatmaya karşı çıkan tek ulustu.”
Ūađ er annar ađili sem er líka međ skegg, Norđur-Karķlína:
Onlardan biri, Kuzey Carolina'da, sakalı var:
17 Er viðeigandi að bræður séu með skegg?
17 Peki biraderlerin sakal bırakması uygun mudur?
Brúnar linsur, bláar eoa graenar, skegg eoa yfirskegg.
Kahverengi mavi, yeşil lensler sakal, keçi sakalı, bıyık?
Ég man ađ hann var međ skegg.
Adamın sakalı olduğunu hatırlıyorum.
Og skegg á höku hans var hvít sem snjór;
Ve çenesini sakal kar gibi beyaz olduğunu;
Heldurđu ađ ūú gætir elskađ mann međ flott skegg?
Sence manyak sakallı adamı sevme şansın var mı hiç?
Þú verður myndin Mr Thomas Marvel sem einstakling miklu, sveigjanleg visage, nefið of sívalur protrusion, sem liquorish, nægur, sveiflukenndar munni og skegg mikinn eccentricity.
Mr. Thomas Marvel bol, esnek bir sima, bir burun bir kişi olarak resmi gerekir silindirik çıkıntı, bir liquorish, geniş, dalgalı ağız ve bir sakal eksantriklik tıka basa dolu.
Þessi hátíðlega herrar - öll þrjú höfðu fullt skegg, eins og Gregor þegar fundið út í gegnum sprunga í dyrnar - voru meticulously stefnir tidiness, ekki aðeins í eigin herbergi þeirra En, þar sem þeir höfðu nú leigt herbergi hér, í öllu heimilanna, einkum í eldhúsinu.
Bu ağırbaşlı baylar - Gregor bir kez öğrendim her üç, tam sakal vardı kapı çatlak düzen üzerinde titizlikle niyeti, sadece kendi odasında değil ama, şimdi burada bir oda kiraladı beri, tüm ev ve özellikle mutfakta.
11 Eftir þetta tók Esekíel sér sverð og rakaði af sér allt hár og skegg.
11 Daha sonra Hezekiel bir kılıç alarak başını ve sakalını traş etti.
Ūessi svikari reyndi ađ drepa mig og lét fjarlægja skegg mitt!
Bu hain beni öldürmeye çalıştı ve sakalımı kesti!
Hann er með svart skegg og hár, og hálfskalla.
Gölge gibi bıyığı ve küçük bir sakalı var.
Maðurinn með skegg stað his Revolver.
Sakallı adam yerine onun tabanca.
20 Og á sama degi mun Drottinn með arakhnífi, leigðum fyrir handan fljót, hjá bAssýríukonungi, raka höfuð og fótleggi, og skegg mun hann einnig nema burt.
20 Aynı gün Rab kiralanmış bir usturayla, ırmağın ötesindekilerle ve Asur Kralı’yla, başı ve ayakların kıllarını tıraş edecek ve sakalı da kazıyacak.
Er viðeigandi að bræður séu með skegg?
Günümüzde biraderlerin sakal bırakması uygun mudur?
Hann fann höndina sem hafði lokað umferð úlnlið hans með disengaged fingur hans, og hans fingur fór timorously upp handlegg, patted a vöðvastæltur brjósti, og kannað skegg andlit.
O, onun disengaged parmakları ile bileğini yuvarlak kapalı elini hissetti ve onun parmak, kol timorously gitti kaslı bir göğüs okşadı ve sakallı bir araştırdı karşı karşıyadır.
Þeir voru nær allar whalemen, yfirstýrimenn, og í öðru lagi félagi, og þriðja maka, og sjó smiðir og sjó Coopers og sjó járnsmiðir, og harpooneers, og skipi umsjónarmenn, brúnan og brawny fyrirtæki með bosky skegg, sem unshorn, Shaggy sett, allt klætt api Jakkar fyrir gowns morgun.
Baş arkadaşları ve ikinci arkadaşları ve üçüncü arkadaşları ve deniz; Neredeyse tüm whalemen marangozlar, deniz coopers, deniz ve demirciler ve harpooneers, ve gemi bakıcılarının, kahverengi ve kaslı bir şirket, Bosky sakal saçı kesilmemiş, tüylü bir set, sabahlık için tüm maymun ceket giyiyor.
Sítt, grátt skegg og uppmjķr hattur.
Büyük gri sakal, sivri şapka.
Ūetta skegg er fullkomiđ.
Bu sakal tam bana göre.
Margir menn hafa svona skegg.
Birçok adamın öyle sakalları var.
Þeir krafðist skýringar frá föður sínum, upp vopn til að gera stig þeirra, tugged agitatedly á skegg, og flutti aftur til herbergi þeirra alveg hægt.
Onlar, babasının açıklamalarını talep puan yapmak için kollarını kaldırdı onların sakalları agitatedly çekiştirdi ve kendi odasına doğru oldukça yavaş geri döndü.
Ímyndaðu þér nú að þér væri sagt að þú yrðir að vera með skegg og klæða þig á ákveðinn hátt.
Şimdi sana sakal bırakmak ve belirli bir giysiyi giymek zorunda olduğunun söylendiğini farz et.
(Markús 14:65; 15:19; Matteus 26: 67, 68) Biblían getur þess ekki að óvinir Jesú hafi reytt skegg hans, sem er táknrænt fyrir takmarkalausa fyrirlitningu, en það hefur eflaust átt sér stað eins og Jesaja spáði.
(Markos 14:65; 15:19; Matta 26:67, 68) Gerçi Mukaddes Kitap İsa’nın ‘saç’ ya da sakalının ‘yolunduğunu’ belirtmiyorsa da, İşaya’nın önceden bildirdiği gibi, ona böyle aşırı “utanç” verici bir davranışta bulunulduğuna hiç kuşku yoktur.

İzlandaca öğrenelim

Artık skegg'ün İzlandaca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İzlandaca içinde arayabilirsiniz.

İzlandaca hakkında bilginiz var mı

İzlandaca bir Cermen dilidir ve İzlanda'nın resmi dilidir. Germen dil grubunun Kuzey Germen şubesine ait bir Hint-Avrupa dilidir. İzlandaca konuşanların çoğunluğu İzlanda'da yaşıyor, yaklaşık 320.000. Danimarka'da 8.000'den fazla yerli İzlandalı konuşmacı yaşıyor. Dil ayrıca Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık 5.000 kişi ve Kanada'da 1.400'den fazla kişi tarafından konuşulmaktadır. İzlanda nüfusunun %97'si İzlandaca'yı ana dili olarak görse de, İzlanda dışındaki topluluklarda, özellikle Kanada'da konuşanların sayısı azalmaktadır.