İzlandaca içindeki aðstæður ne anlama geliyor?

İzlandaca'deki aðstæður kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte aðstæður'ün İzlandaca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

İzlandaca içindeki aðstæður kelimesi durum, vaziyet anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

aðstæður kelimesinin anlamı

durum

noun

Nefndu dæmi um algengar aðstæður þar sem reynir á ráðvendni kristins manns.
Günlük yaşamda İsa’nın takipçilerinin doğruluğunu sınayan bazı durumlar nelerdir?

vaziyet

noun

Daha fazla örneğe bakın

Nefndu dæmi um algengar aðstæður þar sem reynir á ráðvendni kristins manns.
Günlük yaşamda İsa’nın takipçilerinin doğruluğunu sınayan bazı durumlar nelerdir?
Kannski finnst þér aðstæður þínar líka gremjulegar — eða jafnvel þjakandi.
Belki sen de içinde bulunduğun durumu engelleyici ve hatta baskıcı buluyorsun.
Hvernig breyttust aðstæður í lífi Davíðs?
Davud’un yaşamında ne tür değişiklikler oldu?
Nieng fann þó leið til að glíma við aðstæður sínar.
Fakat o sıkıntılarıyla mücadele etmenin bir yolunu buldu.
En hvernig vegnaði vottunum við þessar aðstæður?
Acaba bu koşullarda Şahitlerin durumu nasıldı?
Ef aðstæður eru þannig að betra væri fyrir einhvern annan en foreldrana að leiðbeina óskírða barninu við biblíunámið ættu foreldrarnir að ráðfæra sig við öldung í forsæti eða starfshirði.
Şartlar İsa’nın takipçisi bir ailenin vaftiz edilmemiş oğlu ya da kızıyla başka bir müjdecinin bir Mukaddes Kitap tetkiki yapmasının daha makul olacağını gösteriyorsa, riyaset eden nazır veya hizmet nazırına danışılmalıdır.
„Í meginatriðum breyttust aðstæður almennings sáralítið,“ sagði fræðimaður sem skrifaði um stjórnartíð Forn-Grikkja.
Bir bilim adamı eski Yunan İmparatorluğu’nun hüküm sürdüğü dönemi araştırdıktan sonra şöyle dedi: “Sıradan insanların temel koşullarında çok az bir değişiklik oldu.”
Að sýna háttvísi við erfiðar aðstæður
Zor Koşullarda Nezaket Gösterelim
Hvaða aðstæður urðu til þess að Jesús setti fram sannanir fyrir því hver hann var?
Hangi koşullar nedeniyle İsa kendi kimliği hakkında kanıt sunma gereğini duydu?
Smáatriði geta verið önnur, en aðstæður þær sömu.
Ayrıntılar değişebilir ama durum aynıdır.
Hún er gott dæmi um að það sé hægt að vera duglegur í þjónustu Guðs þó að aðstæður manns í lífinu séu ekki eins og best verður á kosið.
Kocası 20 yıl önce soyguncular tarafından vurulduğunda Selmira üç küçük çocuğuyla yalnız kaldı.
Í fyrsta 41 sálminum er sýnt aftur og aftur fram á að óháð því hve erfiðar aðstæður okkar eru yfirgefur Jehóva okkur ekki.
Bu ilk 41 Mezmur, içinde bulunduğumuz şartlar ne kadar güç olursa olsun, Yehova’nın bizi terk etmeyeceğini tekrar ve tekrar göstermektedir.
Ekki bestu aðstæður að hittast, ég með höfuðið í klósettinu.
Kafamı tuvalete sokmuşken tanışmak pek hoş olmadı.
13:15) Ef aðstæður okkar leyfa ættum við að setja okkur það markmið að nota nokkurn tíma í hverri viku til að lofa Jehóva.
13:15) Kişisel durumumuz izin verirse, her hafta Yehova’ya hamt etmek için vakit ayırmayı hedef edinmeliyiz.
13, 14. (a) Við hvaða aðstæður tóku Gíbeonítar til sinna ráða?
13, 14. (a) Gibeonlular hangi durumda kararlı bir adım attılar?
Með trúarbæn þá getur Guð veitt okkur kraft í prestdæminu fyrir hverjar þær aðstæður sem við finnum okkur í.
İmanla dua ettiğimizde, hangi durumda olursak olalım, Tanrı bize rahiplik gücünü bahşedebilir.
Hann gerði þau mistök að halda áfram að horfa á hana; hann forðaðist ekki þær aðstæður sem komu honum til að girnast annars manns konu.
Onun problemi, bakmaya devam etmesiydi; başka bir erkeğin karısına karşı cinsel arzu geliştirmesine neden olan durumun önüne geçmedi.
Persónuleiki okkar og aðstæður eru mismunandi og þess vegna höfum við ólíkar ástæður fyrir því að elska Jehóva og treysta loforðum hans.
Herkesin kendine özgü koşulları ve özellikleri olduğundan, Yehova’yı sevmenizin ve vaatlerine inanmanızın temelinde yatan nedenler muhtemelen başkalarınınkinden farklı olacaktır.
11 Freistingar koma við aðstæður sem geta tælt okkur til að vera Guði ótrú.
11 İğvalar, bizi Tanrı’ya sadakatsiz olmaya sevk eden durumlardan kaynaklanır.
Af og til kunna aðstæður einhvers að koma í veg fyrir að hann komist á samkomu.
Zaman zaman, bir kişinin durumu onu bir ibadete katılmaktan alıkoyabilir.
Þessi nýkviknaði áhugi á góðum mannasiðum birtist í fjölda bóka, greina, lesendabréfa, námskeiða og sjónvarpsþátta um allt frá því hvers konar gaffal skuli nota í veislu til þess hvernig skuli ávarpa fólk við hinar síbreytilegu aðstæður þjóðfélags og fjölskyldutengsla.
Terbiye konusunda tazelenen bu ilgi, kitaplarla broşürlerin, makalelerin ve televizyon programlarının artışından belli oluyor—resmi bir yemekte hangi çatalın kullanılması gerektiği sorusundan bugün giderek karmaşıklaşan ve çabuk değişen sosyal ve aile ilişkilerinde, başkasına nasıl hitap edilmesi gerektiği sorununa kadar ileri gitmektedir.
(b) Af hverju ættum við ekki að vera niðurdregin ef aðstæður takmarka það sem við getum gert?
(b) Koşullar yapabileceklerimizi kısıtladığında neden cesaretsizliğe kapılmamalıyız?
Hugsaðu um aðstæður þeirra sem hafa hunsað lög Jehóva.
Yehova’nın kanunlarına uymayanların durumunu düşün.
Þú átt kost á því að sameinast látnum ástvinum þínum hér á jörðinni en við aðstæður sem eru mjög frábrugnar þeim sem nú eru.
Ölmüş olan sevdiğiniz kimselere burada, yeryüzünde, fakat şimdikinden çok değişik koşullar altında yeniden kavuşma bekleyişine sahipsiniz!
Bentu á hvernig orð hennar eiga við aðstæður okkar.
Orada söylenenlerin karşı karşıya kaldığımız durumlarla nasıl bağlantılı olduğunu gösterin.

İzlandaca öğrenelim

Artık aðstæður'ün İzlandaca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İzlandaca içinde arayabilirsiniz.

İzlandaca hakkında bilginiz var mı

İzlandaca bir Cermen dilidir ve İzlanda'nın resmi dilidir. Germen dil grubunun Kuzey Germen şubesine ait bir Hint-Avrupa dilidir. İzlandaca konuşanların çoğunluğu İzlanda'da yaşıyor, yaklaşık 320.000. Danimarka'da 8.000'den fazla yerli İzlandalı konuşmacı yaşıyor. Dil ayrıca Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık 5.000 kişi ve Kanada'da 1.400'den fazla kişi tarafından konuşulmaktadır. İzlanda nüfusunun %97'si İzlandaca'yı ana dili olarak görse de, İzlanda dışındaki topluluklarda, özellikle Kanada'da konuşanların sayısı azalmaktadır.